VE
RAB Musaya söyliyip dedi:
2.
Haruna ve oğullarına söyle: İsrail oğullarının benim için takdis ettikleri
mukaddes şeylerinden sakınsınlar, ve mukaddes ismimi bozmasınlar, ben RAB’İM.
3.
Onlara de: İsrail oğullarının RAB için takdis ettikleri mukaddes şeylere,
nesillerinizce, bütün zürriyetinizden her kim, murdarlığı üzerinde olarak
yaklaşırsa, o can önümden atılacaktır; ben RAB’İM.
4.
Harunun zürriyetinden cüzamlı, yahut akıntılı olan kimse, tahir oluncıya kadar
mukaddes şeylerden yemiyecektir. Ve ölü sebebile murdar olmuş bir şeye dokunan,
yahut kendisinden meni çıkmış olan adam;
5.
yahut insanı murdar eden, yerde sürünen hayvanlardan birine, yahut murdarlığı
ne olursa olsun insanı murdar eden bir kişiye dokunan adam;
6.
böyle bir şeye dokunan can, akşama kadar murdar olacak, ve su ile bedenini
yıkamadıkça mukaddes şeylerden yemiyecektir.
7.
Ve güneş batınca tahir olacaktır; ve ondan sonra mukaddes şeylerden yiyecektir,
çünkü onun ekmeğidir.
8.
Kendiliğinden ölmüş yahut canavar parçalamış hayvanın leşini, onunla kendisini
murdar etmek üzre yemiyecektir; ben RAB’İM.
9.
Ve emrimi tutacaklar, ta ki, onun için suç yüklenmesinler, ve onu bozarlarsa
ölmesinler; ben onları takdis eden RAB’İM.
10.
Ve hiç bir yabancı mukaddes şeyden yemiyecek, kâhinin misafiri, yahut ücretlisi
mukaddes şeyden yemiyecektir.
11.
Fakat kâhinin kendi parası ile satın aldığı can ondan yiyecektir; ve kendi
evinde doğanlar onun ekmeğinden yiyeceklerdir.
12.
Ve bir yabancı ile evli olan kâhin kızı mukaddes şeylerin kaldırma
takdimelerinden yemiyecektir.
13.
Fakat dul yahut boşanmış, ve zürriyeti olmamış, ve gençliğinde olduğu gibi
babasının evine dönmüş olan kâhin kızı babasının ekmeğinden yiyecek; fakat hiç
bir yabancı ondan yemiyecektir.
14.
Ve bir adam mukaddes şeyi bilmiyerek yerse, o zaman üzerine beşte birini
katarak mukaddes şeyi kâhine verecektir.
15.
Ve İsrail oğullarının RABBE takdim ettikleri mukaddes şeyleri bozmıyacaklar,
16.
ve böylece mukaddes şeyleri yemelerile onlara günah suçu yükletirler; çünkü ben
onları takdis eden RAB’İM.
17.
Ve RAB Musaya söyliyip dedi:
18.
Haruna ve oğullarına ve bütün İsrail oğullarına söyliyip onlara de: İsrail
evinden, ve İsrailde misafir olanlardan herkes, RABBE yakılan takdime olarak
arzettikleri, bütün adaklarından olsun, yahut bütün gönüllü takdimelerinden
olsun, takdimesini arzettiği zaman;
19.
kabul olunasınız diye, sığırlardan, koyunlardan, yahut keçilerden kusursuz bir
erkek takdim edeceksiniz.
20.
Fakat kendisinde kusur olanı takdim etmiyeceksiniz; çünkü sizin için kabul
olunmıyacaktır.
21.
Ve her kim bir adak ödemek için, yahut gönüllü takdime için, sığırlardan, yahut
koyunlardan selâmet takdimeleri kurbanını RABBE arzederse, kabul olunmak için
kusursuz olacaktır; onda kusur olmıyacaktır.
22.
Kör, yahut kırık, yahut sakat, yahut urlu, yahut kel, yahut kabuklu olanı RABBE
takdim etmiyeceksiniz, ve RABBE yakılan takdime olarak mezbah üzerinde onlardan
bir takdime arzetmiyeceksiniz.
23.
Azasında fazlalığı, yahut eksikliği olan genç boğayı, yahut kuzuyu gönüllü
takdime olarak arzedebilirsin; fakat adak olarak kabul olunmıyacaktır.
24.
Husyeleri vurulmuş, yahut ezilmiş, yahut burulmuş, yahut kesilmiş olanı RABBE
takdim etmiyeceksiniz; ve diyarınızda böyle yapmıyacaksınız.
25.
Ve Allahınızın ekmeği olarak bunlardan hiç birini yabancı elinden takdim
etmiyeceksiniz; çünkü onların bozukluğu kendilerindedir, onlarda kusur vardır;
sizin için kabul edilmiyeceklerdir.
26.
Ve RAB Musaya söyliyip dedi:
27.
Bir buzağı, yahut bir kuzu, yahut bir oğlak doğduğu zaman yedi gün annesile
kalacaktır; ve RABBE ateşle yapılan takdime olarak sekizinci günden itibaren ve
ondan sonraki günlerde kabul olunacaktır.
28.
Gerek inek olsun, gerek koyun olsun onu yavrusu ile ayni günde
boğazlamıyacaksınız.
29.
Ve RABBE şükran kurbanını kurban ettiğiniz zaman, kabul olunasınız diye kurban
edeceksiniz.
30.
Ayni günde yenilecektir; ertesi sabaha kadar ondan bırakmıyacaksınız; ben
RAB’İM.
31.
Ve emirlerimi tutacaksınız, ve onları yapacaksınız; ben RAB’İM.
32.
Ve mukaddes ismimi bozmıyacaksınız; İsrail oğulları arasında takdis olunacağım;
ben sizi takdis eden RAB’İM;
33.
Allahınız olmak için sizi Mısır diyarından çıkardım; ben RAB’İM.